Powered By Blogger

11 Temmuz 2015 Cumartesi

HAYATIN KOMİK YANLARI II

Tutuş ALTAYLI
İmam, Oruç ve Acelecilik Üzerine
Hayatımdan tanıdığım en ilginç imamlardan biri idi. Daha doğrusu imamlık bence alakası olmayan bir tipti. Bu yüzden bu imama “Hızlı İmam” imam diyeceğim. Zaten anlatacağım olayla ne demek istediğimi anlayacaksınız. Hızlı İmam kısa boylu, hafif kirli sakallı ve göbekli idi. Biraz konuşunca imamlıkla alakasının olmadığı ve hatta imamlığı sadece para için yaptığı anlaşılıyor. Dini konuda hiçbir soruya cevap verdiğini hatırlamıyorum. Bu durum Hızlı İmamın kendini geliştirmediğini hatta kitap bile okumadığını göstermektedir.
Neyse Hızlı İmamı enine boyuna anlatacak değilim. Ben konuma geleyim. Hızlı imamla bir gün Ramazan ayında abimle gidiyoruz. Arabayı Hızlı imam kullanıyordu, abim imamın yanında ben de arkada oturuyordum. Vakit iftara çok yakın idi. Köyden Adana şehir merkezine Murat denilen bir araba ile gidiyorduk. İftar vakti yaklaştıkça Hızlı İmam acele ediyor ve arabanın gazına bastıkça basıyordu. Ramazan dolayısıyla trafikte sıkışıktı. Bu yüzden Hızlı İmam öndeki arabaları sağ ve sol yaparak hızlı bir şekilde geçiyordu. Tabiki bize de” öndeki arabayı nasıl geçtim?” diye de hava atmayı ihmal etmiyordu. Böyle hızlı bir şekilde giderken yine ışıklara yakalandık. Önümüzde de bir kamyon durdu. Hızlı İmam kamyonu sol yaparak geçim derken Hızlı İmam’ın kullandığı arabanın ön camının üstü kamyonun arakasının köşesine çarptı. Tabi olarak ön cam tamamen kırıldı. Allahtan kimseye bir şey olmadı. Herkes aşağıya indi. Allahtan bir tartışma çıkmadı. Hızlı İmam nerdeyse ağlayacaktı. Abim: “Hocam hem hata sizde üstelik ehliyet yok. O yüzden polis gelmeden gidelim” dedi. İkna olan Hızlı hocayla beraber olay yerinden ayrıldık. Bu olaydan ders alıp arabasını daha dikkatli kullanması gereken Hızlı İmam arabayı yine hızlı sürüyordu. Demek ki huylu huyundan vazgeçmiyor…
İmam, Marul ve Günah üzerine…
Hızlı İmam ile kardeşim beraber İmamın köyüne doğru giderkene tarlalarda marul görürler. Kardeşim biraz muzip bir insandı. Birazda Hocayla uğraşmak için: “Hocam ne güzel marullar. Yersek herhalde günah olmaz.” Der. Şevke gelen hoca hemen arabayı durdurur. Kardeşim hemen ağız değiştirmiş: Hocam olur mu? Bir marul için günah mı girelim.” der. Hızlı İmam marul yemekle yememek arasında bir çelişki yaşar ve kardeşimin teşvikiyle bir marul yüzünden günaha girmekten vazgeçer.
Namaz, İmam ve Sinirlenmek Üzerine

Hızlı İmam neye sinirlendiyse iyi sinirlenmiş. Tam bu sırada namaz vakti gelmiş. Hocaya hanımı namaz vakti hatırlatmış. Hoca o kadar sinirlenmiş ki : “Bana ne bana ne!! Sanki bana para mı veriyorlar!!”

2 yorum:

  1. Abi o marul hikayesi birazcık eksik kalmış göz hakkı var günah olmaz sen al dedi . Ozam sizcalin dedim. Ben imamı yakalararasa bana iyi demeleri sen kucuksün bişi olmaz dedi ya adam

    YanıtlaSil
  2. Abi o marul hikayesi birazcık eksik kalmış göz hakkı var günah olmaz sen al dedi . Ozam sizcalin dedim. Ben imamı yakalararasa bana iyi demeleri sen kucuksün bişi olmaz dedi ya adam

    YanıtlaSil